25 Eylül 2010 Cumartesi

Let's Kick The Racism Out Of İETT

Çanakkale'de zenci mi vardı lan!


Vardı bi zamanlar Kompela bizdeydi bi sezon, sonra Mapeza falan da oynadı. Ama stadtan gördük hep, aynı sosyal ve kamuya açık alanlarda hiç bulunmadık ki..

Metropolü metropol yapan içindeki zencidir canlarım. Dünya üzerindeki tüm metropoller birbirinden farklı tipte, bir çok ırktan insanı bulundurur. Zaten sırf beyazlardan,sırf çekik gözlülerden yada sırf zenciden oluşan bir metropol olmaz. (%100 zenci metropol siksen olmaz, anca Açlık Cumhuriyeti olur ya neyse). İstanbul da bir metropol olarak içinde bir çok zenciyi barındırıyor. Alıştım. Otobüste, minibüste, metroda sokakta cafede sinemada orda burada her yerde zenci görebiliyorum "Anaaaa zenci la bu" demiyorum eskisi gibi. Ama bu sabah itibariyle o metropol insanı genişliğini, o cool tavrı yitirdim artık.

Sabah saat 8.10 suları her zamanki gibi 25A denen İETT'nin en sikik en eski otobüslerini tahsis ettiği hattı ile iş yerime gidiyordum. Genellikle karadeniz bölgesi insanlarından oluşan bir yolcu portföyü vardır bu 25A'nın. Fakat bu sabah Pazar Mahallesi'nde siyahi bir çekirdek aile bu kadroya dahil oldu. "Okuyeeokunwanneokuchekwu" şeklinde gülerek-konuşarak bindiler otobüse bir anne bir baba bir de velet. Otobüsün dikine karşılıklı dizilmiş koltuklarda tam önüme oturdular. Renk itibari ile ilgi çekmemeleri imkansızdı zaten fakat ellerindeki velet hepten ilgi odağı haline gelmişti. Sağa sola koşturması, gülmesi, millete sarılması öpmesi falan...

"Türlü maymunluklar" diyebileceğimiz, ırkına yakışan her türlü yavşaklığı yapıyordu bu 3 yaşındaki minik Obafemi.. Yaşlı amcalar göbeklerini hoplata hopalata güldüler bu ite, dershane kızları "Ay çok şiriiieeeen" diye gülerek okşayarak sevdiler, "Len! Arap! Ehehehe" diye gülüştü gençler.

Fakat tam karşısında oturmama rağmen bana hiç pas vermiyordu bu it. Tam da otobüsteki popülaritesi tavan yapmış iken birden göz göze geldik. Ben her daim baktığım hafif odunsu hafif sinirli bakış ile baktım, o da "Ne o len bi problem mi var, görmüyosun galiba arkamdaki kitleyi, isteseM Tarabya Bayırı'ndan aşağı atarırım seni otobüsten" der gibi baktı. Bakışmamız totalde 3 sn sürdü.

Sonra gelip bacağıma yalandan bi yumruk attı..! Çocuğun anne ve babasına Diego Lugano hakeme bakar gibi bir baktım. Kadıncağız çocuğunu bir çantaymış bir poşetmiş gibi tutup çekti kendine doğru. Artık nası bi hissiyat uyandırdıysam? Bu durumla beraber 25A'daki ufak çaptaki Cosby Show sona ermişti. Herkes işine gücüne baktı.

Zaten güne sinirle başlıyorum ben sayın okurlarım. Uykudan uyanınca 30 Ahmet Çakar gücünde agresifleşip laf soktuğum rivayet edilir. Bu piçe de içten içe bileniyor ".mını sktimin maymunu" diye verip veriştiriyordum. Kim bilir belki de ezik geçen çocukluğumun acısını bu sevgi yumağı haline gelen küçük JayJay dan çıkarıyordum. Belki zenci değil ama daha şirin bi çocuk olsam herşey daha farklı olabilirdi...

Hiç yorum yok: