20 Mayıs 2012 Pazar

Çok acayip hikayeleri olan arkadaşlarım yok

Az evvel bi anımı yazayım dedim ulan ona bile edebi bi hava katma tasası taşıyorum. Girişi olsun gelişmesi olsun ay cümle devrik oldu sil bi daha.. "Hay mınıskim arkadaş ortamında toplamda 75 saniyede anlatacağım hikayeyi burada sayfalarca yazmanın manası var mı?" diye düşündüm ve yazmaktan vazgeçtim. Dinlemek isteyen olursa özellikle gider anlatırım. Zaten bi çoğunuz da biliyorsunuzdur amk, hepi topu ilgi çekecek kaç tane hikayem var ki.

Hikaye,anı,hatıra mevzusu çok acayip aslında. Farkediyorum,  ilginç ve güldüren ya da acıklı ve adamın ağzına sçan hikayeleri olan insanlar domine ediyorlar ortamları. Anlattığını sonuca bağlayabilen, karşısındakinde etki bırakabilen adamlar kumandayı ele alabiliyorlar. Açık konuşayım ben de fena kaptırıyorum böyle iyi hikaye anlatan insanlara. "Vay mınakoyim" nidalarıyla kendini dinleten biri varsa ortamda ona odaklanıyorum, gerisini sktir ediyorum ve herif o an "arkadaşlar dönün arkanızı" dese vericez adama.. O şekil bi etki. Şimdi biraz serzeniş isyan alalım;

Anasnıskim ki benim pek dinlenesi hikayem yok. İlginç şeyler de gelmiyor başıma. Hayır gelmesin zaten de ne bileyim lan şahit olayım en azından.  Memleketi bıraktık geldik sıkıcı rutin diye amk İstanbul daha fena lan. Yani en azından Sarıyer-Maslak arası öyle. Sağda solda duyuyoruz İETT hikayelerini arkadaşlardan ne olaylar ne olaylar. Metrobüste otobüste vapurda... Amk Sarıyer otobüslerine dünyanın en düzgün insanları biniyor lan sanki. Hiçbişey olmuyor olm. İş yeri desen daha beter. Adamlar birer robot. Hiçbirinin kaydadeğer bi özelliği bi hikayesi yok. Amınızakoyim olum en uzun telefon görüşmem 2 dakika sürüyor lan anlatacak hiçbişey olmuyor hayatımda lanet olsun sik kafalı bir dinleyici oldum!!!

Yine böyle bahsettiğim türden tribüncü bir ağabey "Rakının yanında arayacağınız ilk şey güzel anıları olan bi arkadaşınız olsun" demişti ağzımızı açık bıraktığı bir sürü hikayesini anlattıktan sonra. Çok haklıydı. Çünkü en kral mezeyi de yesen en ala içkiyi de içsen muhabbet olmayınca bi boka benzemiyor arkadaşlar. O yüzden böyle deplasman anıları dinleye dinleye içtiğimiz dandik şarapların tadını hatırlıyoruz da sikimsonik klüplerde bangır bangır müzikte içtiğimiz votkayı hatırlamıyoruz. Alkollü örnek verdim Yeşilaycı ve yeşil sermayeci arkadaşlar üzülmesinler Sırma Limon Aromalı Soda'yla da muhabbet kıyak oluyor, he tamam mı oldu mu amk?

"Güzel hatıralar biriktirmek için yaşamak" diye bişey de var ama puta tapan da var amk şimdi hepimiz aslında Allah'a kulluk etmek için yaşıyoruz ama arada güzel hatıralar da olsa iyi olur tabi. Evde oturmayın olum çıkın gezin dolaşın benim 25 senedir anlatacak bi bokum olmadı, sizin olsun bari lan ortamlarda muhabbet olur sik gibi oturmayalım cafe köşelerinde.


Hiç yorum yok: